5 Eylül 2011 Pazartesi

Unuttum (Alzaymır)

Unuttum geçen zamanı,
Her gece güne bağlanırken,
Bir kez daha ve bir kez daha,
Ben bir kez daha koptum,
Ne ondan ne şundan,
Kendi kendimden..

            Duygusal bir giriş yapmak istedim bahsetmek istediğim konuya, bilmiyorum oldu mu? Okurken “bu neymiş be,bırak artık şu şiir merakını” diyorsanız olmuş demektir. Çünkü aklıma gelen ilk kelimeleri kullanarak şiirimsi bir kaç satır oluşturma çalışmamdı okuduğunuz. Burda katman katman gizlemeye çalışmadığım şey aslında unuttuğum tabiki.

            Girişi gelişmeyi abartmadan direk sonuca bağlanıyorum hemen, unutuyorum ben hemde öyle böyle değil. Bilmiyorum ne zamandır böyleyim onu bile hatırlayamıyorum. Hafızamda bir sorun var sebebini anlayamadığım. Bazen öyle anlar geliyor ki, şaşırıp kalıyorum kendi kendime;


·         Kitap okuyorum ben arada sırada, okurken bir sayfa önce açıkladığı özel terimin ne anlama geldiğini unutuyorum.
·         Düşünüyorum bazen, öyle bir an geliyor ki ne düşündüğümü unutuyorum ve bir saniye önce ne düşündüğümü düşünmeye başlıyorum.
·         Bazı akşamlar arkadaşlarla çaya, tavlaya çıkıyorum dışarıya, 3 el oynuyoruz mesela, ben kaç el aldığımı unutuyorum.
·         Çok önemli bir şey yapmalıyım, hemde çok acelesi var, hemen! diyorum kendi kendime, bir saniye sonra ne yapıcaktım ki ben diyorum.
·         Bazı geceler kaçta uyuduğumu unutuyorum, bazen kaç gündür uyumadığımı.
·         Neden diye düşünüyorum ya bir konuda, nasıl diye düşünmeye başlar başlamaz neden diye düşündüp toparladığım herşey kayboluyor bir anda.

Gayet ciddiyim ben, imalı falan konuşmuyorum şu an. Ne oluyor bana yahu? Böyle belirtiler yaşayıpta daha sonrasında tanı konmuş bir insan okursa bunları: Ulaşırmısın bana lütfen?

            Allah vergisi ortalama bir zekam vardı, geriliyor mu kayboluyor mu ne oluyor anlamıyorum. Bilmeden, cehaltimden isyan mı ettim ne yaptım acaba? Sanırsam genç yaşta alzaymır oluyorum ben; elim ayağım da titriyor. Ağzını hayraç çocuk.

            “Keskin sirke küpüne zarar” demişler de bendeki vişne suyu gibi birşey, o kadar da zarar vermiyordu ki:D Velhasıl (bu kelime geçen yolda aklıma geldi, çok neyse kullanıyorum ya değişiklik olsun.) –Onu bırakta aklıma gelen kelimeye bak, bir de unuttuğum şeylere bak, bu nasıl bir absürttür-

Kendi kendime çelişkilerdeyim ben,
He ramazan bitmiş bayram gelmiş,
Herkese güzel bayram günleri,
İyi ki uyandırdın anneciğim,
Bayrama uyuyakalıyordum neredeyse,
Velhasıl, unutmak bir lütufmuş mu tanrıdan?

201108301330
Resim

5 yorum:

  1. çok güzel bir yazı olmuş.ellerine sağlık.okurken hiç bitmesin istedim.çok zevkliydi.yazılarının devamını diliyorum.en kısa zamanda yeni yazını paylaş,bizi mahrum etme bu kalemden...

    YanıtlaSil
  2. bir daha okuyunca senin sorunun unutkanlık değil tembellik olduğuna karar verdim.bu zamana kadar hiç birşeyi kafana takmamış,ya da öyle görünmeye çalışmışsın.beynin kısa zamanlı hafıza mekanizması böylece yavaş yavaş tembelliğe alışmış.bunun kesinlikle zeka ile alakası olduğuna inanmıyorum.var olan potansiyel zekanı koruduğuna eminim.dediğim gibi tek sorun beyninin tembelleşmesi.
    nasıl bu kadar emin olabiliyorsun diye sorarsan verdiğin örneklerde bana uyan bir kaç konu var.ne zaman uyuduğunu unutmak,tavla gibi...
    Farklı bir örnek olacak ama ben tavlayı çok geç oynamaya başladım.ama öğrenmek için ekstra çaba sarfetmedim. 6 1 geldiyse zar,elimle saydım hep.hiç gözle nereye gider bilemedim.illa ki saydım o tavlayı.bu benim zekamın düşük olmasından kaynaklanıyor mu diye düşündüm bazen.ama yenildiğim insanlarla kendimi karşılaştırınca,benden çok da zeki olmadıklarını biliyordum.ne zaman ki oyuna kendimi vererek,üzerimdeki o tembelliği attım;geçenlerde ilk galibiyetimi aldım(hilesiz hurdasız ilk galibiyet)...

    bunun bir sorun olduğunu düşünüyorsan umarım en kısa zamanda atlatırsın.sorun olmadığını düşünüyorsan yapmaya devam et ;)

    YanıtlaSil
  3. Güzel bir noktaya değindin..

    En ufak bir derdim olsa, "amaan, hayırlısı" deyip düşünmekten kaçıyorum uzun zamandır.

    Peki Ne yapmalı, üşengeçliği nasıl üzerimden atmalı hocam?

    YanıtlaSil
  4. ufak ufak sorumluluklar alarak başlamalısın.biraz mesleki örnek olarak ama pointerlar kullan.değişkenlere ata işleri.mesela tavla oynarken ilk oyun bitince pointerı bir artır.bunun gibi örnekler çoğaldıkça daha iyi olacaktır.egzersiz mantığı.fakat bu egzersizi de gereğinden fazla abartırsan yarı yolda kalırsın ve bi daha ayağa kalkman zor olabilir.günlük hayatın içine yerleştir egzersizleri.umarım yardımcı olur

    YanıtlaSil
  5. teşekkürler Sayın Çetin..

    YanıtlaSil