5 Aralık 2011 Pazartesi

Çok sıradan sıkıntılarım var benim

            Çok sıradan sıkıntılarım var benim. Hiç özel değil, herkesin ki gibi. Şimdi telefonu elime alsam anlayacak en az on kişi bulurum eminim, yoldan yüz kişi çevirsem doksandokuzu beni çok rahat anlayabilir. Ama ben artık anlaşılmak istemiyorum. Anlatmak istemiyorum. Ben herhangi biriyim, diğer yedi milyar insanın herhangi biri gibiyim. Sıkıntılarım ülkemdeki yaşıtım diğer bir çok insanla aynı. Artık biliyorum, istersem anlatabilirim kendimi. Ama şimdi, en başta yapmam gerekeni yapıp, köşeme çekiliyor ve izleyici koltuğuma oturuyorum. Görmem gereken çok şey, çözmem gereken bir çok soru işareti, anlamam ve öğrenmem gereken bir sürü konu, okumam gereken yığınla kitap ve ÇOK AZ vaktim var. Yeri ve zamanı geldiğinde belki görüşmek üzere. Haydi şimdilik eyvallah, allaha emanet.


-How much time do we have?
 +Not enough.*

*School of Life filminden alıntı bu diyaloğu filmi izlerseniz daha iyi anlayabilirsiniz. İzlemeyenlere tavsiyemdir. İzleyenler için şunu söyleyeyim, bir rahatsızlığım yok, çok şükür.